Alemlerin Rabbi Yüce Allah, her kuluna, Rasul/Nebileri hariç hiçbirini diğerinden ayırmadan eşit şartlarda ruhsal bedenlerine kodlamak suretiyle rengarenk değerler, olağanüstü güzellikler, kaliteli ahlaki açılımlar üzerine kurulu zenginlikler vermiştir.
 
İnsanların bireysel tercihlerine bağlı olarak, sorgulama, gayret ve çabaları doğrultusunda samimi taleplerle dolu içten dualarıyla beraber, emeklerinin neticesine göre bu olağanüstü güzellikler Allah’ın yardımıyla kendiliğinden ortaya çıkmaktadır…
 
Yüce Allah’ın insanlara bir senaryo yazmak suretiyle herkese bir rol dağıttığını ve herkesin kendi üzerine düşen bu rolü oynadığını söylemek, yani toplum olarak bilinen kader inancı ya da alınyazısı denilen düşünce kavramı Yüce Allah’a iftiradan başka birşey değildir.
 
Kuran ile örtüşmeyen ve akıllara zarar çelişkiler silsilesi bu düşünce tarzı, aynı zamanda Mekke müşriklerinden günümüze kadar uzanan, hatta iyi niyetli samimi müslümanların dahi kalbinde yer bulabilmiş Kuran’i referansı olmayan din ve yaşam karışımı aykırı bir paradigma zemini üzerinde müslümanları tembelliğe iten bir sosyal yapıtaşı olmuştur…

Yorum bırakın