KUR’AN MÜSLÜMANLIĞI

KUR’AN MÜSLÜMANLIĞI

İslam alemi ilk dört asır, Fatih ve Kanuni dönemleri de hariç, son onbir asırda, Kur’an’dan uzaklaşarak, fırkalara ayrılmak suretiyle birbiriyle son derece çelişen ictihatlardan oluşan fikirleri, büyük çoğunluğu gereksiz teferruatlardan oluşan, ucu bucağı olmayan, ciltler dolusu kaynakları dinin değişmez kuralları olarak kabul edip, bunların gereksiz tartışmalarıyla geçirilen boş boş vakitler, islam dünyasında düşünmeyen, üretmeyen bir insan profilini doğurmuştur.

Bu şablon fikirleri asırlarca kopyalayıp aktarmak suretiyle kendini güncelleyememiş, gelişememiş, bilim ve teknoloji üretememiş, batıya muhtaç kalmış iki milyara yakın müslüman ,dinin tek kaynağı Kur’an’ı anlamadan okumaya devam etmiştir.

Bunun neticesi olarak, toplumun ezici çoğunluğu Kur’an’ı anlamadan okumak suretiyle, sevap kazanıldığını aynı zamanda bu sevabın ölülere bağışlanabileceğine inanıp Kur’anı bu sekilde anlaması, Kur’an dışı kaynakların hükümleri, hayatın hemen hemen tüm alanlarına nüfuz etmesiyle ortaya çıkan uydurulmuş dine müslümanlık denilmesi, ortaya mecburen ”Kur’an müslümanlığı” tanımlamasını getirmiştir.

Yorum bırakın